Çocukluk Döneminde Yabancı Dil Öğretimi

cocukluk-doneminde-yabanci-dil-ogrenmek

Babak Ghasemi, Masoud Hashemi Young Researchers Club, Toyserkan Branch, Islamic Azad University, Toyserkan, IRAN1 Department of English Language, Toyserkan Branch, Islamic Azad University, Toyserkan, IRA

Özet
Bu çalisma, çocukluk döneminde bir yabancı dil öğrenmenin önemini netleştirmeye çalışmaktadır. Filozoflar, ampirizm ve psikologlar arasinda davranış bilimciler, dilin sosyal bir olusum oldugunu ve diger sosyal davranışlara benzer şekilde edinildigini düsünmektedirler. Bu belki de dil bilimciler, psikologlar ve filozoflar arasinda dil ile ilgili olarak ortaya atilmis en karmasik ve tartışmalı sorudur: bir çocuk yabancı dili nasil öğrenir? Dil öğrenimi dogaldir. Bebekler dil öğrenme yetenegi ile dogar ve öğrenim dogum ile başlar. Birçok uzman, on yas öncesinde dil öğreniminin çocuğun tipki o dili konusan yerli halk gibi dogru ve akici konusabilmesine imkan tanidigini düsünmektedir. Dolayısıyla, erken yaştaki çocuklar yabancı dile ne düzeyde asina olursa, o dili yetkinlik ile konusma sansi da o kadar artar. Arastirmalar, dogumdan 10 yasa kadar olan sürenin küçük çocugu yeni bir dil ile tanistirmak için en iyi zaman oldugunu göstermektedir. Bu çalismada çocuk dili daha hizli öğrenecek, dili daha iyi hatirlayacak ve siklikla dili neredeyse anadil telaffuzuyla konusacaktir. Son olarak, bu çalisma çocukluk döneminde yabancı dil öğreniminin avantaj ve dezavantajlarina isik tutacaktir.

Anahtar kelimeler: çocuklar, yabancı dil, çocukluk dönemi

1. Giriş

Birçok uzman, on yaş öncesinde dil öğreniminin çocuğun tıpkı o dili konusan yerli halk gibi dogru ve akici konusabilmesine imkan tanidigini düsünmektedir. Dolayısıyla, erken yaştaki çocuklar yabancı dile ne düzeyde asina olursa, o dili yetkinlik ile konusma sansi da o kadar artar. Diger yandan anadil disındaki dil öğrenimi, kisiye ömür boyu başkalariyla daha iyi iletisim kurma yetenegini bahsedebilir. yabancı bir dilde uzmanlasmanin önemli avantajlarindan biri, daha iyi is firsatlarina erisim ve kisinin kendi kültürü ile diger kültürleri daha iyi anlayabilmesıdır. Günümüz toplumunda yabancı dil bilmenin faydalari arasinda, ekonomik rekabetçiligin artmasi, küresel iletisimin artmasi ve bir ülkenin politik ve güvenlik çikarlarının korunmasi ve yönetilmesi sayilabilir. Arastirmalar göstermistir ki, eger çocuga ergenlik öncesinde bir dil öğretilirse çocuğun o dili tamamen anadil telaffuzuyla konusma sansi artmaktadir. Buna ek olarak, çocuğun diger uluslarin kültürüne asina olmasi o çocuğun görüs ve tutumlarını genisletmesini saglar ve ona diger insanlarla iletisim kurma firsati verir. Artik biliyoruz ki yabancı dil öğrenmek çocuklara sasirtici faydalar saglamaktadir. Arastirmalar, yabancı dil bilen kisilerin iletisim kabiliyetlerinin güçlendigini, bilissel gelisimlerinin daha iyi oldugunu, daha zengin bir kültür farkındalıgina ve nihayetinde daha iyi is firsatlarina sahip olduklarını göstermistir (Ferreira, F., & Morrison, F. J. (1994). Buna ek olarak, günümüz çocuklarının üniversite yasina geldikleri zaman iki dile hakim olmalari bir gereklilik olacaktir. Arastirmalar göstermistir ki dogumdan 10 yasa kadarki dönem, küçük çocugu yeni dillerle tanistirmak için en iyi zamandir. Çocuk dili daha hizli öğrenecek, dili daha iyi hatirlayacak ve siklikla dili neredeyse anadil telaffuzuyla konusacaktir. Arastirmalar, 5 yas ve alti çocuklarin bes dile kadar öğrenebildikleri ve bu dilleri zihinlerinde isleyebildiklerine isaret etmektedir. Birçok ebeveyn, küçük çocuklarının hayatina yeni bir dili nasil katacaklari hakkinda tartışmaktadir. Çogu uzman çok küçük yaştaki çocuk için iki dilli yaklasimin en iyisi oldugunda hemfikirdir. Günümüz ebeveynleri iki dil bilmenin önemini anlamaktadir. Simdi sadece hedef dili çocuğun hayatina sokacak iki dilli, eglenceli ve bütçe dostu ürünleri bulmakta kimden yardim alacaklarını bilmeleri gerekmektedir. Internet bu arayislarını bes yil önce olduguna göre çok daha kolaylastirmistir. Bir programin içerigi ve dil öğretme seklini iyi anlayabilmek için iki dilli programlarin görsel ve isitsel ürünlerini çevrimiçi test etmenize imkan taniyan programlar arayin.

1.1. Çocuklara yabancı dil öğretimi

Bu dil öğrenme, dili işleme ve dili yaratma örnekleri dogum ile dil bilgisi olgunlugu arasındaki birçok gelişmeden sadece birkaçıdır. Bu süreçte çocuklar kendi dillerindeki seslerin (ya da beden hareketlerinin) hammaddelerini kesfeder, bunlarin daha uzun diziler halinde nasil bir araya geldigini öğrenir ve bu kombinasyonlari bir anlam verecek şekilde haritalandirir. Bu süreçler, çocuklarin öğrenirken kendilerini çevreleyen iletisim kodunu çözmek için kapasitelerini entegre etmelerini gerektirir. Her biri günümüzde modern bilgisayarlarin kapasitesinin ötesinde olan karmasiklik katmanlarina ragmen, küçük çocuklar karsilarina çikan dilbilimsel yapbozlari kolaylikla çözer ve hatta beklenen yapinin sunulmamasi halinde ellerindeki girdinin ötesine geçerler.

Arastirmacilar dil öğreniminin altinda yatan mekanizmalari ortaya çikarmak için çesitli yöntemler gelistirmektedir. Daha bebekler ilk kelimelerini söylemeden aylar öncesinde onlarin yeni ses kombinasyonlarina verdikleri belirsiz tepkiler kaydedilerek erken dönem dil öğrenme mekanizmalari incelenebilir. Çocuklar sözcükleri birbirlerine baglamaya başladiklari zaman, gerçek zamanli dil işleme ölçütleri kullanilan deneyler, dilbilimsel ve dilbilimsel olmayan bilginin dinleme sirasinda entegre edilme seklini ortaya koyabilir. Çocuklarin minimal dil maruziyeti ile karsilastiklari dogal deneyler, dogustan gelen dil öğrenme kapasitelerinin boyutunu ve bunlarin dil yaratma ve degistirme üzerindeki etkilerini ortaya koyabilir. Bu teknikler ve çocuğun zihnini arastiran digerleri gelistirildikçe ve bulgulari bir araya getirildikçe çocuğun dil öğrenme yapbozuna buldugu çözüm ortaya koyulacaktir.

1.1.2. Yabancı dil öğrenmek için en iyi zaman

Günümüzde entelektüel okul sistemleri daha iyisini bilmektedir. yabancı diller ilkokul düzeyinde çocuk ile tanistirilir. Küçük çocuklar, lise öğrencilerinden daha kolay öğrenir. Ama bu arastirma, gerçekten dogrusunu yapmak için daha da erken yaşta başlanmasini söylemektedir. Çocuk anadilini öğrenirken başlayin. Bebeklerin özümseme yetenekleri olaganüstüdür. Ve günümüz karmasik dünyasinda yabancı dil bir lüks değil bir gerekliliktir. Artik biliyoruz ki yabancı dil öğrenmek çocuklara sasirtici faydalar saglamaktadir (Bloch, C., & Edwards, V. (1999). Arastirmalar, yabancı dil bilen kisilerin iletisim kabiliyetlerinin güçlendigini, bilissel gelisimlerinin daha iyi oldugunu, daha zengin bir kültür farkındalıgina ve nihayetinde daha iyi is firsatlarina sahip olduklarını göstermistir. Dahasi, çocuklarin tümünün üniversite yasina geldikleri zaman iki dile hakim olmalari gerekecektir. Arastirmalar, dogumdan 10 yasa kadar olan sürenin küçük çocugu yeni bir dil ile tanistirmak için en iyi zaman oldugunu göstermektedir. Çocuk dili daha hizli öğrenecek, dili daha iyi hatirlayacak ve siklikla dili neredeyse anadil telaffuzuyla konusacaktir. Arastirmalar, 5 yas ve alti çocuklarin bes dile kadar öğrenebildikleri ve bu dilleri zihinlerinde isleyebildiklerine isaret etmektedir.

1.2. Dil öğretimine başlayın

Çocuklar dil öğrenimine doğumda başlar (bebekler, rastgele sesler ya da diger diller yerine ebeveynlerinin seslerine kulak verirler) ve on yaş öncesinde hala dilin inceliklerinde gerçek anlamda uzmanlasmamislardir. Gerçekten de hiçbir zaman dilimizi öğrenmeyi birakmayiz. (David Singleton.) Bu tam olarak hayvanlarda ‘içgüdü’ olarak adlandirdigimiz davranış değildir (tipki taylarin dogumdan birkaç saat sonra ayakta durabilmesi gibi). Ama en azindan çaba sarf ettirmez, öyle değil mi? Cevap, çocuklarin öğrenecekleri diller arasinda bir seçim sansi olmasi halinde görüldügü üzere hayirdir. Açikçasi bulunan sey, eger bir çocuk dili öğrenmemesi halinde bu yanina kalacaksa o çocuğun o dili öğrenmeyecegıdır.

Dil öğreniminin Temel Aşamaları:

1. Aşama – Sesleri öğrenme

Bebekler dogduklari zaman dünya üzerindeki tüm dillerdeki sesleri ayirt edebilir ve duyabilirler. Bu yaklasik 6500 dildeki 150 sese tekabül etmektedir! Bununla birlikte, hiçbir dil bu 150 sesin tümünü kullanmaz. Bir dilin kullandigi seslere fonem adi verilir ve Ingilizcede yaklasik 44 fonem bulunmaktadir. Bazi dillerde daha fazla ve bazilarinda daha azi kullanilir.

Bu asamada bebekler hangi fonemlerin öğrendikleri dile ait oldugunu ve hangilerinin ait olmadigini öğrenir. Bu sesleri tanima ve üretme yetenegine “fonemik farkındalık” adi verilmektedir ve çocuğun okumayi öğrenmesi için bu önemlıdır.

2. Aşama – Sözcükleri öğrenme

Bu asamada çocuklar bir dildeki seslerin bir anlam vermek için nasil bir araya geldiklerini öğrenirler. Örnegin m, ah, m, ve ee seslerinin kendilerini kucaklayan ve besleyen “varlik” oldugunu öğrenirler -mommy (anne). Söyledigimiz her seyin sadece bir sesler dizisi olmasi nedeniyle bu önemli bir adimdir. Bu seslerden anlam çikarmak için çocuğun bir sözcügün nerede bittigini ve digerinin nerede başladigini kavramasi gerekir. Bunlara “sözcük sinirlari” adi verilmektedir.

Ancak, çocuklarin öğrenmekte oldugu sey tam anlamiyla sözcükler değildir. Çocuklarin aslinda öğrendikleri sey, sözcük olabilecek ya da olmayabilecek morfemlerdir. Bu aslinda göründügü kadar kafa karistirici değildir. Bir morfem, tipki mommy Sözcügü gibi bir anlama sahip bir ses ya da seslerdir. mommy sözcügünde ise iki morfem bulunmaktadir: mommy ve -s. Bu asamadaki çocuklar -s sesinin “birden fazla” anlamina geldigini kavramaktadir ve bu sesin diger sözcüklere eklenmesi halinde ayni seyi ifade ettigini bilecektir -”birden fazla.”

3. Aşama – Cümleleri öğrenme

Bu asamada çocuklar nasil cümle kuracaklarını öğrenir. Bu da sözcükleri dogru siraya koyabilecekleri anlamina gelmektedir. Örnegin, Ingilizce’de “Bir kurabiye istiyorum” ve “Çikolatali bir kurabiye istiyorum” diyecegimizi ve “Istiyorum bir kurabiye” ve “Istiyorum ben kurabiye çikolata” demedigimizi öğrenirler.

Çocuklar ayni zamanda gramatik dogruluk ve anlam arasındaki farki da öğrenirler. Noam Chomsky bu farkin bir örnegini “Renksiz yesil fikirler öfkeli bir şekilde uyur” cümlesiyle yaratmistir. Çocuklar, her ne kadar bu cümle gramer açisindan dogru olsa da bir anlama gelmedigini anlayacaktir. Çocuklar yesilin bir renk oldugunu ve bu nedenle de renksiz olamayacagini bilirler (Harrison, B., & Papa, R. (2005).

1.3. Çocuklar dili kolaylıkla öğrenir

Takip eden zorlukla karsilastiginizi düsünün. Tümü küçük bir dizi malzemeden olusan on binlerce birim içeren bir sistemin içsel yapisini kesfetmeniz gerekiyor. Bu birimler ise sonsuz sayida kombinasyon olusturmak üzere birbiriyle birlestirilebiliyor. Her ne kadar bu kombinasyonlarin sadece bir alt kümesi dogru olsa da bu alt kümenin kendisi tüm pratik amaçlarla sonsuzdur. Bu sistemi iletisim kurmakta kullanmak için bir şekilde sistemin yapisini birlestirmeniz gerekiyor. Ve siz çok küçük bir çocuksunuz.

Bu sistem insan dilıdır. Bu birimler sözcükler, malzemeler ise bunlarin meydana getirildigi küçük sesler kümesi ve kombinasyonlar ise bunlarin bir araya getirilerek olusturulabilecegi cümlelerdir. Bu sistemin karmasikligi düsünülecek olursa, sadece çocuklarin bunun altinda yatan yapiyi kesfedebilmesi ve bunu iletisim kurmak için kullanabilmesi imkansiz görünmektedir. Buna ragmen birçogu bunu istekle ve kolaylikla yapar, hepsi yasamin ilk birkaç senesi içerisinde gerçeklesir.

Küçük çocuklar yabancı dil öğrenmeye essiz bir şekilde uygundur. gelişmekte olan beyin dili öğrenmek için güdümlüdür – bir daha hiçbir zaman bu kadar dogal veya bu kadar kolay olmayacaktir!

1.4.1. Çocuklar yabancı dili Doğal Olarak öğrenir

çocuğunuzu küçük yaşta yabancı dile maruz birakmak bir çocuğun öğrenme potansiyelini optimize etmesine imkan tanir ve beyni en esnek oldugu dönemde şekillendirmeye yardimci olur. Küçük çocuklar yabancı dil öğrenmeye essiz bir şekilde uygundur. Küçük yaşta yabancı bir dil öğrenmek bilissel açidan anadili öğrenmek kadar kolaydir.

Küçük çocuklar tipki yürümeyi öğrendikleri kadar kolay bir şekilde anadil düzeyinde bir konusma akiciligi edinebilirler. Yetiskinlerin yerlesik bir anadil sistemi üzerinden çalismalari, gramer kurallarını dogrudan çalismalari ve ezberleme çalismalari yapmalari gerekirken, küçük çocuklar dogal olarak sesleri, yapilari, tonlama örüntülerini ve yabancı dilin kurallarını sezgisel olarak öğrenirler -tipki anadillerinde oldugu gibi. Genç beyin dogasi geregi esnektir ve dogal olarak dil öğrenmeye güdümlüdür.

Fırsat Penceresi

Erken çocukluk dönemi dil öğrenmek için en iyi zamandir. Dil öğrenme kolayligi ilerleyen yas ile kaybolur. Dogum ile ergenlik arasinda beyin dili dogal bir şekilde öğrenmek için programlanmistir. Çocuk ergenlige yaklastikça dil öğrenmenin ve öğrenileni akilda tutmanin dogasi degiserek daha az esnek bir hal alir.

Neden dil öğrenmeye çalisan yetiskinler bunu basarmakta zorlanirken çocuklar dilleri iyi öğrenir? Dogustan gelen yetenekler bir yana, çocuklarin bir dizi güçlü avantaji bulunmaktadir:

• Neredeyse tüm zamanlarını dil öğrenmeye adayabilirler. Yetiskinler ise günde yarim saat çalismanin bile külfetli oldugunu düsünürler.

• Çocuklarin motivasyonu yogundur. Yetiskinler nadiren zamanlarının çogunu konusmalari gereken ama konusamadiklari kisiler esliginde geçirirler; çocuklar dil öğrenmedikleri takdirde istediklerinin çok azini elde edebilirler.

Eger yetiskinler benzer bir konuma koyulacak olsaydi, onlar da tipki çocuklar gibi hizla (’kolaylikla’ denilmedigine dikkati çekerim! öğrenirlerdi. Bu durum için düsünebildigim en yakin durum çok kültürlü evliliklerdir. Ve gerçekten de bu son derece iyi isler. Örnegin anadili Ispanyolca olan ve buraya 20’li yaslarının sonlarinda tasinmis olan esim, evde konustugumuz için son derece iyi Ingilizce öğrendi. Buna karsilik, ayni yaslardaki Ispanyolca konusan ve Ispanyollarla evlenmis olan arkadaslari Ingilizceyi duraksayarak ve agir bir aksan ile konusuyorlar.

2. Sonuç

Ingiliz dili bir dersten fazlasi olmalıdır ve bir bilim dili ve diger eğitim alanlarinda kullanilan dil olabilir. Örnegin, fen bilimleri dersleri, tarih, sosyoloji veya biyoloji Ingilizce dilinde öğretilmelıdır. Böylelikle, dil öğrenmenin gücü ve hizi önemli ölçüde artar. Ilkokul öğrencileri ve çocuklar dil öğrenimi için en iyi dönemdedir. Hayatin ilk on senesi içinde anadil ile birlikler başka bir dil öğrenmek engelli çocuklara ayrica yardimci olmaktadir ve dili tercüme, yorumlama gerektirmeksizin ve diller arasinda anlamda degisiklikler olmaksizin öğrenmeyi saglar. Bu da kisinin her iki dili zihninde kullanmasi gerekmeksizin anadil düzeyinde konusabilmesi anlamina gelmektedir. Erken çocukluk dönemi dil öğrenmek için en iyi zamandır. Dil öğrenme kolayligi ilerleyen yas ile kaybolur. Dogum ile ergenlik arasinda beyin dili dogal bir şekilde öğrenmek için programlanmistir. Çocuk ergenlige yaklastikça dil öğrenmenin ve öğrenileni akilda tutmanin dogasi degiserek daha az esnek bir hal alir. Birçok uzman, on yas öncesinde dil öğreniminin çocuğun tipki o dili konusan yerli halk gibi dogru ve akici konusabilmesine imkan tanidigini düsünmektedir. Dolayısıyla, erken yaştaki çocuklar yabancı dile ne düzeyde asina olursa, o dili yetkinlik ile konusma sansi da o kadar artar. Diger yandan anadil disındaki dil öğrenimi, kisiye ömür boyu başkalariyla daha iyi iletisim kurma yetenegini bahsedebilir.

Kaynak: https://core.ac.uk/download/pdf/82715343.pdf

Author: Admin